takılmak

takılmak
"1. /a/ to be attached to, be fastened to, be affixed to, be put on; to be pinned to; to be hung on. 2. /a/ to tease, kid (in a good-natured way). 3. /a/ to get stuck on, get hung up on, get snagged on (a problem). 4. /a/ to be stopped by (someone) for a friendly chat, be waylaid by (someone). 5. /da/ to be delayed in, get hung up in (a place). takılıp kalmak 1. /da/ to be delayed in (a place) for a considerable length of time. 2. /a/ to be waylaid by (someone) for a considerable length of time. 3. /a/ (for one´s eyes, one´s mind) to remain fixed on. 4. /a/ to remain hung up on, remain stuck on."

Saja Türkçe - İngilizce Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем написать реферат

Look at other dictionaries:

  • takılmak — takılmak, dizilmek II, 129 tak ır takır ses blldiren bir kellme, I, 361bkz: tikir tikir …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • takılmak — nsz 1) Takma işi yapılmak Kendisine bu ad takılmış, takıldığı gibi de kalmıştır. M. Ş. Esendal 2) e Denge bozulacak bir biçimde bir yere dokunup aksaklık ortaya çıkmak Önünü çok iyi göremeyen hayvanın ayağı bir taşa takıldı. O. C. Kaygılı 3) e… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • oltaya takılmak — tuzağa düşmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • zihni takılmak — 1) (bir şeye) yanlış bir kanıya takılıp kalmak 2) (bir şeye) çözülmesi gerekli bir konu üzerinde durmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • peşine takılmak — 1) ardından gitmek Üftade Hanım ın peşine takılmış olan şamatalı, gösterişli ve her yaştan, her cinsten bir kalabalık... H. E. Adıvar 2) hiç ayrılmamak Niçin gideceğimizi evvelden uzun uzun konuşup kararlaştırmışız gibi peşine takıldım. R. N.… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • arkasına düşmek (veya takılmak) — 1) (bir işin) bir işi sona erdirmek için sıkı çalışmak 2) (bir işin) birini gözden ayırmayarak arkasından gitmek İstanbul da ne kadar şair, hikâyeci varsa hepsinin arkasına düşüyor, hepsiyle tanışıyordu. B. R. Eyuboğlu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kafası (veya kafasına) takılmak — zihni bir şeyle sürekli olarak uğraşmak Bu soru kafasına takıldıkça gülüşü mide spazmı geçirir gibi oluyordu. T. Buğra …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • gönlü takılmak — 1) bir şeye karşı ilgi duymak 2) aşk ile sevmeye başlamak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • aklı takılmak — zihni bir şeyle sürekli olarak uğraşmak Şemsi nin aklı bu saate takıldı. H. Taner …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ağzına takılmak — bir sözü konuşması sırasında bilinçsiz bir biçimde sürekli söylemek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • gözü (veya gözleri) takılmak — (bir şeye) dikkati çeken bir şeyden bakışlarını ayıramamak Gözleri başka bir sahifenin ortalarına takıldı. P. Safa …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”